Koronavirüs ile mücadelemiz sürerken halka açık alanların dezenfeksiyonu konusunda ardında soru işareti bırakan birçok uygulama yapılmış ve yapılmaktadır. Dezenfeksiyon Antisepsi Sterilizasyon Derneği bu alanda 2004 yılından beri faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşudur ve alanımızla ilgili uygulama hataları konusunda toplumu uyarmak görevimizdir. Bu görüş yazısı bu amaçla kaleme alınmştır.
Püskürtme ve spreyleme yoluyla çevre dezenfeksiyonu
Televizyon ekranlarında astronot gibi giyinmiş personel tarafından otellerin, otobüslerin, istasyonların, caddelerin, camilerin vb halka açık yerlerin spreyleme yoluyla dezenfekte edildiğini her gün izlemekteyiz. Bu amaçla çoğunlukla çamaşır suyu ya da çamaşır suyu ile karıştırılmış diğer bazı ürünlerin kullanıldığı iddia edilmekle birlikte gerçekte hangi ürünlerin hangi konsantrasyonda kullanıldığını kesin olarak bilmiyoruz. Her ne kullanılırsa kullanılsın dezenfeksiyonu yapan personelin ve halkın toksik ürünlerle doğrudan temas edebileceği gerçeği göz önünde tutulmalıdır.
Bu arada çamaşır suyu konusunda birkaç uyarıda bulunmakta fayda olduğunu düşünüyoruz. Çamaşır suyu doğru konsantrasyonda kullanılmalıdır ve asla başka kimyasallarla karıştırılmamalıdır. Çamaşır suyu amonyak ve klorür içeren diğer temizleyicilerle ya da farklı kimyasallarla karıştırıldığında öldürücü düzeyde amonyak, klor ve patlayıcı düzeyde ısı salınımına neden olabilir (1). Daha da önemlisi çamaşır suyu ile yapılacak dezenfeksiyon öncesi temizlik yapılmalıdır, çünkü çamaşır suyu yüzeydeki organik madde ile etkisini hızla yitirir.
DAS Derneği olarak böcek ilaçlaması gibi spreyleme şekilde uygulanan dezenfeksiyonun faydasına inanmıyoruz, çünkü:
1. Dezenfeksiyon devamlılık arz eder. Bir yüzeyin bir kere dezenfekte edilmesi o yüzeyin sonsuza dek mikroplardan arınmış olmasını sağlamaz. Dezenfeksiyondan hemen sonra yüzeyler hızla tekrar kirlenmekte ve rekontaminasyon (mikrobik kirlenme) gelişmektedir. O nedenle dezenfekte edilmesi gereken yüzeylerin bilimsel kanıta dayalı olarak belirlenen aralıklarla tekrar tekrar dezenfeksiyonu gerekir.
2. Böcek ilaçlama şeklinde yapılan spreyleme yönteminde tüm yüzeyler aynı düzeyde ve sürede dezenfektana maruz kalmamakta, bazı yüzeylere dezenfektan hiç temas etmemektedir.
3. Koronavirüsler genel olarak dış ortama çok dayanıklı olmayan virüslerdir. Ortamın nem ve sıcaklığına, dışarı atıldığı organik maddenin miktarı, kontamine ettiği yüzeyin dokusu gibi faktörlere göre değişen bir dayanma süresi söz konusudur. Genel olarak cansız yüzeylerde birkaç saat içerisinde aktivitesini kaybettiği kabul edilmektedir (2). Cansız yüzeyler aracılığı ile virüs yayılımı teoride mümkün olmakla birlikte pratikte önemi çok düşüktür. Halka açık alanların su ve deterjanla sık sık silinerek temizlenmesi bu virüsün uzaklaştırılması için yeterlidir. Bu nedenle caddelerin, koridorların spreyleme yoluyla dezenfeksiyonunun hiçbir anlamı yoktur. Gereksiz yere bu kadar çok dezenfektan kullanılması hem çevre hem de halk sağlığı açısından sakıncalıdır. Antibiyotiklere ve dezenfektanlara dirençli mikroorganizmaların seçilmesine ve dolayısıyla bu mikroorganizmalarla gelişebilecek tedavisi zor enfeksiyonların ortaya çıkmasına yol açacaktır (3).
4. Oteller, alışveriş merkezleri, okullar, bankalar ve benzeri halka açık alanlarda tuvaletler, sifonlar, musluklar, kapı kolları, kapı zilleri, oyun alanları, merdiven trabzanları, bilgisayar klavye ve fareleri, lamba düğmeleri, yemek masaları, toplu taşıma araçlarında el tutacakları gibi elle sık dokunulan yüzeylerin su ve deterjanla sık sık temizlenmesi yeterlidir. Ancak bu yüzeylerde hızla yeniden kirlenme meydana geldiği, bu yüzeylere temas sonrası el hijyeni sağlanması gerektiği ve el hijyeni sağlanmadan ağıza, göze ve yüze dokunulması durumunda koronavirüs de dahil pek çok enfeksiyon etkeninin bulaşabileceği asla unutulmamalıdır.
5. Sokaklar ve caddelerde tankerlerle etrafa yoğun şekilde dezenfektan püskürtmek de yine yukarıdaki nedenlerle gereksiz ve bir o kadar da tehlikelidir (4). Çünkü yüksek konsantrasyonda dezenfektan solunması astmatik bulguları tetikleyebilir, gözlerde yanma, baş ağrısı ve solunum sıkıntısına yol açabilir. Sokakların ve caddelerin temizlenmesi yeterlidir.
Para dezenfeksiyonu
Son günlerde para dezenfeksiyonu konusu da yazılı ve görsel basında sıkça gündeme gelmektedir (5). Para, koronavirüs bulaşında doğrudan bir kaynak değildir. Para üzerinde virüs varsa virüsün kuru yüzeyde uzun süre canlı kalması mümkün değildir. Canlı kalsa bile paraya dokunan kişinin koronavirüs ile enfekte olması için dokunduktan sonra elini yıkamadan yüzüne, ağzına, gözüne dokundurması gerekir. Dolayısıyla para değil el hijyeni bulaşın önlenmesinde esastır. Aynı sebeple bankamatikler içinde paranın dezenfeksiyonu gereksizdir. Bunun yerine elle dokunulan bankamatik tuşlarının ve ekranlarının sık sık temizlenmesi uygundur. Bununla birlikte temel önlem bankamatik işlemlerinden sonra el hijyenidir.
İnsan dezenfeksiyon kabinleri
Halka açık alanlarda bir diğer sorgulanması gereken uygulama insanlara uygulanan dezenfeksiyondur. Açık pazarlar vb yerlerin girişlerine kabinler yerleştirilmekte ve giren insanların üzerine dezenfektan püskürtülmektedir (6).
DAS Derneği olarak insanlara doğrudan uygulanan bu dezenfeksiyon yönteminin yararlı olmadığını aksine insan sağlığına zararlı olabileceğini düşünüyoruz. Çünkü:
1. Bu yolla enfekte insanların içinde ve üzerindeki tüm virüslerin öldürülmesi ve pazara “temiz” bir halde sokulması amaçlansa da bu mümkün değildir. İnsanların varsa belki kıyafetlerinde kazara bulunan birkaç virüs inaktive edilebilir ancak insanların solunum yollarında bulunan ve öksürük, konuşma sırasındaki damlacıklarla açığa çıkan ve bulaşta esas rol oynayan virüslerin yok edilmesi söz konusu bile değildir.
2. Bu kabinden çıkan insanların artık virüs ve tehlike taşımadığını düşünmek sahte ve son derece tehlikeli bir güven duygusu oluşturmaktadır. İnsanların kabinden geçerek dezenfekte edilmesi pazar yerinde virüsün yayılmayacağı anlamına gelmez. Çünkü hasta kişiler bu kabinden geçtikten sonra da ağız ve burunlarından virüs içeren damlacıkları saçmaya devam edeceklerdir.
3. İnsanlar üzerinde kullanılan el antiseptikleri de dahil tüm kimyasallar Biyosidal Ürünler Yönetmeliğine göre ruhsatlandırılır ve böylece piyasaya arz edilmeden önce insan, hayvan ve çevre sağlığı ile ilgili riskleri değerlendirebilecek şekilde üretimi sağlanır. Bu dezenfeksiyon kabinlerinde hangi ürünlerin kullanıldığını veya biyosidal ruhsatlandırmasına haiz olup olmadığını bilmiyoruz ancak eğer ozon, hidrojen peroksit vb dezenfektanlar kullanılıyorsa bunların yüksek konsantrasyonda solunması halinde insan sağlığına son derece toksik olabileceğini biliyoruz (7, 8).
DAS Derneği olarak koronavirüs mücadelesinde en kolay uygulanabilir, en basit ve en yararlı önlemlerin el hijyeni, 2 metre sosyal mesafenin korunması, maske takılması, şüpheli kişilerin karantinası ve hasta kişilerin izolasyonu olduğuna inanıyor; Sağlık Bakanlığının önerdiği koronavirüsle mücadelede 14 temel kurala titizlikle uyulmasını önemsiyoruz.
Sağlıklı kalmaya çalışırken lütfen gereksiz uygulamalarla sağlığımızdan olmayalım.
KAYNAKLAR
1. Guıdelınes for using sodium hypochlorite as a disinfectant for biological waste. https://www.uwo.ca/animal-research/doc/bleach-sop.pdf.
2. T.C. Sağlık Bakanlığı COVID-19 (SARS-CoV-2 ENFEKSİYONU) REHBERİ. https://covid19bilgi.saglik.gov.tr/depo/rehberler/COVID-19_Rehberi.pdf
3. Kampf G. Biocidal Agents Used for Disinfection Can Enhance Antibiotic Resistance in Gram-Negative Species. Antibiotics (Basel). 2018;7(4):110. Published 2018 Dec 14. doi:10.3390/antibiotics7040110
4.https://www.sabah.com.tr/gundem/2020/03/27/ankarada-covid-19-savar-ile-dezenfeksiyon
5.https://www.centralbanking.com/central-banks/currency/7509046/will-cash-survive-covid-19
6.http://www.marmarahaber.com.tr/haber/66622/pazar-girisine-dezenfeksiyon-kabini-kuruldu.html
7. Occupational health guideline for ozone. https://www.cdc.gov/niosh/docs/81-123/pdfs/0476.pdf.
8. Hydrogen peroxide. https://www.cdc.gov/niosh/npg/npgd0335.html.